Polisin Bilmesi Gereken Kavramlar ( Bilgi alma, Yakalama, Gözaltı, Durdurma)

09.10.2023

Polisin Bilmesi Gereken Kavramlar ( Bilgi alma, Yakalama, Gözaltı, Durdurma)

Suçlar genelde alenî değil, gizli işlenir. Suçun işleniş şeklinin ve suçu işleyen kişilerin ortaya çıkarılmasında çeşitli tahminler hareket noktası oluşturur. Tahminler şüpheye dayanır. Soruşturma, duyulan şüphelerin güçlenmesi veya zayıflaması için gerekli olan delillerin bulunması amacıyla polis, jandarma ve savcı tarafından suç soruşturması yapılır.

Savcı, maddî gerçeğin araştırılması ve âdil bir yargılamanın gerçekleştirilebilmesi için, emrindeki adlî kolluk görevlileri marifetiyle, şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak muhafaza altına almakla ve şüphelinin haklarını korumakla yükümlüdür. Uygulamada, soruşturma işlemleri büyük oranda savcının yardımcısı olan kolluk (polis ve jandarma) tarafından yapılır.

Suç soruşturmasının şüphelisi olan kişinin hareket özgürlüğü sınırlandırılabilir. Hareket özgürlüğüne sınırlayan suç soruşturması işlemleri şunlardır:

Durdurma: Durdurma bir yerden başka bir yere gitmekte olan kişinin geçici bir süre bekletilmesidir. Durdurulan kişi, kolluğun hakimiyet alanına alınmış kişi değildir. Durdurma, yakalamadan farklıdır. Durdurmanın temel şartı, durdurma işlemi yapılması için “makul şüphe” olmasıdır.

Yakalama: Şüphelinin hareket özgürlüğünün, hakim kararı olmaksızın, kısıtlanması; gözaltına alınıp alınmayacağı hususunda bir karar verilinceye kadar geçici olarak ve fiilen denetim ve gözetim altında bulundurulmasına yakalama denir.

Gözaltına Alma: Yakalanmış olan kişinin savcının kararıyla, soruşturma açısından zorunlu olması ve bir suç işlendiğini düşündürebilecek emarelerin varlığı halinde, belirli bir süre (kural olarak 24 saat) hareket özgürlüğünün kısıtlanması işlemidir. Kişinin gözaltına alınacak olması halinde tabip kontrolünden geçirilerek sağlık durumu belirlenir. Gözaltına alınan kişinin herhangi bir nedenle yerinin değiştirilmesi, gözaltı süresinin uzatılması, serbest bırakılması veya adlî mercilere sevk edilmesi işlemlerinden önce de sağlık durumu hekim raporu ile tespit edilir.

Tutuklama: Suç işlediği konusunda henüz kesin hüküm bulunmayan ancak suç işlediğine dair hakkında kuvvetli şüphe bulunan kişinin hareket özgürlüğünün hakim kararıyla geçici olarak sınırlandırılmasıdır. Tutuklama işlemi ile yakalama işlemi arasındaki en önemli fark, tutuklamanın hakim kararına dayanması gerekliliğidir. Ayrıca, yakalamada kural olarak yirmi dört saatlik süre öngörülmüş olmasına rağmen, tutuklamada duruma göre altı ay ve iki yıllık temel süreler öngörülmüştür.

Adli Kontrol: Şüpheli veya sanığın kaçmasını veya delilleri karartmasını önlemek suretiyle mahkemenin sağlıklı bir şekilde yapılmasını sağlamak veya muhakeme sonunda verilecek olan hükmün infazını mümkün kılmak amacıyla kişinin yurt dışına çıkışına yasak konulması, günün belirli saatlerinde polis merkezine giderek imza atması uygulamasıdır.

Zorla Getirme: Bir suç muhakemesi işlemi için, kural olarak, çağrıldığı halde, çağrıya uymayan şüpheli, sanık, tanık veya bilirkişinin söz konusu muhakeme işlemi için hazır bulundurulmalarını temin amacıyla, çağrıyı yapmış olan makama kolluk marifetiyle, gerektiğinde zor kullanılarak getirilmesi işlemine ihzar veya zorla getirme denir.

Spor Müsabakalarını Seyirden Yasaklama: Şike ve teşvik primi, spor alanlarına yasak madde sokulması ve müsabaka düzeninin bozulması, hakaret içeren tezahürat, spor alanların usulsüz seyirci girişi, yasak alanlara girme, spor anlarında taşkınlık yapılması ve tesislere zarar verilmesi gibi spor suçlarından dolayı  soruşturma başlatılması halinde, şüpheli hakkında başvurulan tedbirdir.

Buraya kadar belirtilen soruşturma işlemleri, hareket özgürlüğünü sınırlayan soruşturma işlemlerdir. Bunlara ilave olarak, başka suç soruşturması işlemleri de mevcuttur. Bunlar;

Zor kullanma: Uyarmadan başlayıp kelepçe, cop, basınçlı su, göz yaşartıcı gazlar veya tozlar, fizikî engeller, polis köpekleri ve atları ile sair hizmet araçlar, hatta silah kullanmaya kadar devam eden kademeli süreci ifade eder. Zor kullanmanın en önemli şartlarından birisi, zor kullanma tedbirleriyle ulaşılmak istenen amaç arasında bir oran bulunmasıdır.

Arama: Ortada olmayan, saklı ve gizli olan nesneleri ortaya çıkarma faaliyetidir. Arama işlemi, çok çeşitli şekillerde karşımıza çıkabilir. Kişilerin üstlerinin, eşyasının, araçlarının, konutlarının ve iş yerlerinin, umumi ve umuma açık yerlerin aranması işlemi söz konusu olabilir.

Elkoyma: Suçun veya tehlikelerin önlenmesi amacıyla veya suçun delili olabileceği veya müsadereye tâbi olduğu için, bir eşya üzerinde, rızası olmamasına rağmen, zilyedin tasarruf yetkisinin kaldırılması işlemidir. Soruşturma veya kovuşturma konusu suçun işlendiğine ve bu suçlardan elde edildiğine dair kuvvetli şüphe sebebi bulunan hallerde, şüpheli veya sanığa ait; taşınmazlara; kara, deniz veya hava ulaşım araçlarına; banka veya diğer malî kurumlardaki her türlü hesaba; gerçek veya tüzel kişiler nezdindeki her türlü hak ve alacaklara; kıymetli evraka; ortağı bulunduğu şirketteki ortaklık paylarına; kiralık kasa mevcutlarına; diğer malvarlığı değerlerine elkonulabilir.

İfade alma, Sorgulama, Bilgi Alma: Savcı veya kolluğun, ortaya çıkan şüpheyi aydınlatmak üzere şüpheli ve sanığı dinlemesine, onun bilgisine başvurmasına “ifade alma”; hakimin veya mahkemenin şüpheli veya sanığı soruşturma konusu suçla ilgili olarak dinlemesine ise “sorgulama” denilir. Bir suçun tespiti veya aydınlatılmasına yönelik olarak, müşteki ve suçtan zarar gören ile suç işleme şüphesi altında bulunmayan kişilerin dinlenilmesi, bilgi alma olarak adlandırılır.

Yüzleştirme: İfadeleri arasında çelişki bulunan kimselerin karşı karşıya getirilmesi ve hangisinin açıklamalarının doğru olduğunu hususunda ip uçları elde ederek ifadelerin hangisine daha fazla değer verileceğinin belirlenmesidir.

Teşhis: Şüpheli veya sanığın belli olması veya suçta kullanılan eşyanın tespiti amacıyla, mağdur veya tanıkların bir grup insan arasından veya fotoğraf albümünden şüpheli veya sanığı seçmesi veya bir eşyayı seçmesi işlemidir.

Olay Yeri İnceleme (Teftiş): Suçun işlendiği yerin, suçun işlendiği yerde bulunan belli bir eşyanın durumunun detaylı olarak incelenmesi işlemidir. Teftiş, gizli olmayan, ortada olan şeylerin incelenmesi faaliyetidir. Suçun delillerini tespit etmek amacıyla olay yerinde gerekli inceleme ve teknik araştırmalar yapılır, deliller tespit edilir, muhafaza altına alınır ve incelenmek üzere ilgili yerlere gönderir.

Yer Gösterme: Şüphelinin olay yerine veya delilin bulunduğu yere götürülerek olay hakkında sözlü veya hareketlerle bilgi vermesi işlemidir. Silah veya cesedi nereye gömdüğü sorulan şüpheli, yeri tarif edebileceği gibi, soruşturma aktörlerini bu yere de götürebilir ve eli ile işaret ederek sakladığı eşya veya cesedin yerini gösterebilir.

Bir suça ilişkin iz, eser, emare ve delillerin elde edilmesi ve olgusal gerçeğin ortaya çıkartılması bakımından şüpheli, sanık, mağdur ve diğer kişilerin beden muayenelerinin yapılması, tıbbî incelemelerde bulunmak üzere vücuttan, kan veya benzeri biyolojik örneklerle, saç, tükürük, tırnak gibi örneklerin alınması, moleküler genetik incelemeler ve otopsi gibi “tıbbi işlemler” de suç soruşturması esnasında yapılabilir. Tıbbi işlemlerin çeşitleri şöyledir;

Vücut muayenesi: Dış beden muayenesi şeklinde olabileceği gibi, iç beden muayenesi şeklinde de olabilir. Dış beden muayenesi, vücudun dış yüzeyi ile kulak, burun ve ağız bölgelerinin gözle ve elle yapılan yüzeysel tıbbî incelemesidir. İç beden muayenesi ise, kafa, göğüs ve karın boşlukları ile cilt altı dokularının incelenmesini ifade eder.

Vücuttan Örnek Alma: Yapılan beden muayenesinin ardından, muayeneye ilave olarak şüpheli veya sanığın vücudunun herhangi bir yerinden doku parçası, kan veya benzeri biyolojik örneklerle saç, tükürük, tırnak, gibi örnekler alınmasını ifade eder.

Moleküler Genetik İnceleme: Suç  muhakemesinin aktörlerinden alınan ve olayın çözümü için gereken tür ve miktardaki biyolojik materyali kullanarak, kişiyi diğer kişilerden ayıran ve kalıtım kuralların uygun olarak nesilden nesile aktarılan özelliklerin moleküler düzeyde araştırılmasıdır.

Ölü Muayenesi ve Otopsi: Hakim veya savcı huzurunda hekim tarafından ölünün dış muayenesi yapılabileceği gibi, otopsi veya iç muayene de yapılabilir. Engelleyici sebepler olmadıkça ölü muayenesinden veya otopsiden önce ölünün kimliği her suretle ve özellikle kendisini tanıyanlara gösterilerek belirlenir ve elde edilmiş bir şüpheli veya sanık varsa, teşhis edilmek üzere ölü ona da gösterilebilir.

Suç soruşturması esnasında başvurulan diğer bir yöntem “Elektronik takip” yöntemidir. Elektronik takip, uzak bir mesafeden araya bir vasıta sokulmak suretiyle gerçekleştirilen her her türlü işaret, sembol, ses, konuşma, görüntü, hareket ve verilerin takibini ve gerektiğinde kayda alınmasını içerir. Elektronik takibin çeşitleri şöyledir;

İletişimin Tespiti: iletişimin içeriğine müdahale etmeksizin, iletişim araçlarının diğer iletişim araçlarıyla kurduğu iletişimin türü, başlama ve bitiş zamanı, iletişim araçlarının kapsam alanında bulunduğu mekan ve iletişim araçları sahiplerinin kimlik bilgilerinin ortaya konulmasına yönelik işlemlerdir.

İletişimin Dinlenmesi: Sabit veya cep telefonuyla ya da internet üzerinden yapılan konuşmaların yetkili kılınan üçüncü kişi tarafından canlı olarak dinlenmesidir.

İletişimin Kayda Alınması: Sabit veya cep telefonuyla ya da internet üzerinden yapılan konuşma, yazışma ve görüntülerin üçüncü bir kişi tarafından kayıt cihazı kullanılarak kayıt altına alınmasıdır.

Sinyal Bilgilerinin Değerlendirilmesi: En az iki tarafı gerektiren iletişim ile ilgili olmayıp, herhangi bir kişinin nerede olduğunun, taşıdığı cihazın gönderdiği bilgi ve işaretlerin incelenmesiyle ortaya konulmasıdır. Sinyal bilgilerinin değerlendirilmesi, sadece yer tespitine ilişkindir. Sinyal bilgileri değerlendirilerek, birden fazla kişinin yer tespiti yapılması neticesi, kişilerin aynı mekanda olup olmadıklarının ortaya konulması mümkün olabilir.

Teknik Araçlarla İzleme: iletişim araçları kullanılmadan kişinin bulunduğu ortamdaki seslerin uzaktan dinlemesi veya görüntülenmesi, veya kişinin bulunduğu  mekanların algılayıcılarla tespiti gibi işlemlerdir.

Elektronik Veri Takibi: Bilgisayar ve/veya bilgisayar sistemlerinde halihazırda bulunan kayıt ve verilerin taranılması suretiyle yapılan takiptir. Elektronik veri takibi yoluyla kişilerin faaliyetleri hakkında, işitsel veya görsel takip yapmadan da oldukça kapsamlı bilgiler edinmek mümkün olabilir. Kişinin yaptığı işlemler (banka dekontları, visa kartıyla alışveriş gibi), ödediği faturalar, yaptığı seyahatler, hastane işlemleri, elektronik posta yoluyla yapılan haberleşmelerin bilgisayar kaydı, iletişimde bulunduğu kişilere ve iletişimin süresine ilişkin veri tabanlarının takip edilmesi de kişinin faaliyetleri ve ilişki içerisinde olduğu kişiler hakkında bilgi edinmeyi sağlayabilmektedir.

Gizli Soruşturmacı Görevlendirilmesi:  Gerektiğinde suç örgütleri  içine sızmak, gözetlemek, izlemek, örgüte ilişkin her türlü araştırmada bulunmak ve örgütün işlediği suçlarla ilgili iz, eser, emare ve delilleri toplamak ve muhafaza altına almakla kamu görevlisinin görevlendirilmesi işlemidir.

Soruşturma İşlemleri Nedeniyle Tazminat: Soruşturma işlemlerine mutlak haklı olunan durumlarda değil, “görünüşte haklı” olan durumlarda başvurulmaktadır. Bu işlemlere başvurulduğu anda, bu işlemlerin mutlak ve kesin olarak hukuka uygun olduğunu tam olarak belirleyebilme imkanı yoktur. Soruşturma işlemlerinin icrasından sonraki bir dönemde verilen kovuşturmaya yer olmadığı kararı veya beraat kararı gibi kararlar, başvurulan soruşturma işleminin aslında haklı olmadığını ortaya koyabilir. Bir başka ihtimal ise, soruşturma işlemleri için öngörülen şartlara riayet edilmeksizin veya icra esnasında belli yükümlülüklere uyulmaksızın soruşturma işlemleri gerçekleştirilmiş olmasıdır. Bu gibi durumlarda, soruşturma işlemleriyle temel hak ve özgürlüklerine müdahale edilen kişiler, uğradıkları maddi ve manevi zararları Devletten talep edebilirler.

Bilgi alma: Bir suçun tespiti veya aydınlatılmasına yönelik olarak, müşteki ve suçtan zarar gören ile suç işleme şüphesi altında bulunmayan diğer kişilerin dinlenmesini ve tutanağa geçirilmesidir.

İfade alma: Şüphelinin kolluk görevlileri veya Cumhuriyet savcısı tarafından soruşturma konusu suçla ilgili olarak dinlenmesidir.

Gecikmesinde sakınca bulunan hâl: Derhâl işlem yapılmadığı takdirde suçun iz, eser, emare ve delillerinin kaybolması veya şüphelinin kaçması veya kimliğinin saptanamaması ihtimalinin ortaya çıkması hâlidir.

Gözaltına alma: Kanunun verdiği yetkiye göre, yakalanan kişinin hakkındaki işlemlerin tamamlanması amacıyla, yetkili hâkim önüne çıkarılmasına veya serbest bırakılmasına kadar kanunî süre içinde sağlığına zarar vermeyecek şekilde özgürlüğünün geçici olarak kısıtlanıp alıkonulmasıdır.

Gözaltı birimi: Yakalanan kişinin hakkındaki işlemlerin tamamlanarak adlî mercilere sevk edilmesine veya serbest bırakılmasına kadar, kanunî süre içinde onu gözaltında tutmakla yetkili ve görevli kolluk kuvveti birimleridir.

Gözaltı ve nezarethane sorumlusu: Gözaltına veya muhafaza altına alınan kişilere haklarının okunmasını, kayıtların tutulmasını ve kanunlara uygun davranılmasını sağlamak amacıyla ilgili karakol, birim veya bot komutanı, âmiri veya büro âmiri tarafından görevlendirilen personelidir.

Kovuşturma: İddianamenin kabulüyle başlayıp, hükmün kesinleşmesine kadar geçen evredir.

Mâlen sorumlu: Yargılama konusu işin hükme bağlanması ve bunun kesinleşmesinden sonra, maddî ve malî sorumluluk taşıyarak hükmün sonuçlarından etkilenecek veya bunlara katlanacak kişidir.

Muhafaza altına alma: Kanunun yetki verdiği hâllerde yetkili merci önüne çıkarılması gereken kişilerin ilgili kurumlar veya kişilerce teslim alınana kadar sağlıklarına zarar vermeyecek şekilde ve zorunlu olduğu ölçüde özgürlüklerinin kısıtlanıp alıkonulmasıdır.

Müdafi: Şüpheli veya sanığın ceza muhakemesinde savunmasını yapan avukatıdır.

Nezarethane: Şüpheli veya sanıkların haklarındaki işlemlerin tamamlanıp adlî mercilere sevk edilinceye kadar bekletilmesi amacıyla yapılmış yerlerdir.

Sanık: Kovuşturmanın başlamasından itibaren hükmün kesinleşmesine kadar, suç şüphesi altında bulunan kişidir.

Sorgu: Şüpheli veya sanığın, hâkim veya mahkeme tarafından soruşturma veya kovuşturma konusu suçla ilgili olarak dinlenmesidir.

Soruşturma: Kanuna göre yetkili mercilerce suç şüphesinin öğrenilmesinden iddianamenin kabulüne kadar geçen evredir.

Suçüstü: İşlenmekte olan suçu, henüz işlenmiş olan fiil ile fiilin işlenmesinden hemen sonra kolluk, suçtan zarar gören veya başkaları tarafından takip edilerek yakalanan kişinin işlediği suçu, fiilin pek az önce işlendiğini gösteren eşya veya delille yakalanan kimsenin işlediği suçtur.

Şüpheli: Soruşturma evresinde, suç şüphesi altında bulunan kişidir.

Toplu suç: Aralarında iştirak iradesi bulunmasa da üç veya daha fazla kişi tarafından işlenen suçtur.

Vekil: Katılan, suçtan zarar gören veya mâlen sorumlu kişiyi ceza muhakemesinde temsil eden avukatıdır.

Yakalama: Kamu güvenliğine, kamu düzenine veya kişinin vücut veya hayatına yönelik var olan bir tehlikenin giderilmesi için denetim altına alınması gereken veya suç işlediği yönünde hakkında kuvvetli iz, eser, emare ve delil bulunan kişinin gözaltına veya muhafaza altına alma işlemlerinden önce özgürlüğünün geçici olarak ve fiilen kısıtlanarak denetim altına alınmasıdır.

You cannot copy content of this page